Unutkanlığa karşı sofradaki beklenmedik müttefik
Yapılan kapsamlı bilimsel araştırmalar, kahvaltı sofralarının vazgeçilmezi olan peynirin beyin sağlığı üzerindeki şaşırtıcı etkisini ve nörolojik koruma potansiyelini gözler önüne serdi.
Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen Alzheimer ve demans gibi nörodejeneratif hastalıklara karşı bilim dünyası yeni savunma hatları ararken, çözümün karmaşık ilaçlardan ziyade beslenme alışkanlıklarında saklı olabileceği fikri güç kazandı.
Son yıllarda yürütülen uluslararası çalışmalar, tam yağlı peynir tüketiminin beyin fonksiyonlarını korumada kritik bir rol oynadığını işaret etti.
Elde edilen bulgular, düzenli peynir tüketiminin ileri yaşlarda görülen bilişsel gerileme riskini önemli ölçüde düşürebileceğini bilimsel verilerle ortaya koydu.
JAPONYA’DAN GELEN ÇARPICI VERİLER
Konuyla ilgili en dikkat çekici çalışmalardan biri Japonya’da bulunan Juntendo Üniversitesi’ndeki araştırma ekibi tarafından gerçekleştirildi. Nutrients dergisinde yayımlanan çalışmada, Tokyo’da yaşayan 65 yaş ve üzeri yüzlerce katılımcının beslenme alışkanlıkları ve sağlık verileri titizlikle incelendi.
Araştırmacılar, düzenli olarak peynir tüketen bireylerin bilişsel testlerde, tüketmeyenlere oranla çok daha yüksek puanlar aldığını tespit etti.
Verileri analiz eden Japon bilim insanları, peynirin içeriğinde bulunan biyoaktif bileşenlerin ve kısa zincirli yağ asitlerinin beyindeki inflamasyonu (iltihaplanmayı) baskılayabileceğini raporladı. Çalışma, peynir tüketen grubun demans geliştirme riskinin istatistiksel olarak daha düşük olduğunu kanıtladı.
“PEYNİR, EN KORUYUCU GIDA OLARAK ÖNE ÇIKTI”
Bu bulguları destekleyen bir diğer kapsamlı araştırma ise Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Iowa Eyalet Üniversitesi (Iowa State University) tarafından yürütüldü.
Journal of Alzheimer’s Disease dergisinde yayımlanan ve İngiltere’deki “UK Biobank” veri tabanından alınan yaklaşık 1.800 yetişkinin verilerini kapsayan çalışma, diyet ve hafıza arasındaki ilişkiyi mercek altına aldı.
Araştırmanın baş yazarı ve nörobilim alanında uzman olan Dr. Auriel Willette, elde ettikleri sonuçların şaşırtıcı olduğunu ifade etti.
Dr. Willette, çalışmanın sonuçlarını değerlendirirken şu ifadeleri kullandı:
“Yaptığımız analizlerde, peynirin yaşa bağlı bilişsel sorunlara karşı açık ara en koruyucu gıda olduğu görüldü. Sadece o anki durumu değil, gelecekteki beyin sağlığını da olumlu etkilediği verilerimize yansıdı.”
GENETİK RİSKİ OLANLAR İÇİN UMUT IŞIĞI
Aynı üniversiteden araştırmacı Brandon Klinedinst ise çalışmanın genetik yatkınlığı olan bireyler üzerindeki etkisine dikkat çekti. Alzheimer hastalığına genetik olarak yatkın bireylerde dahi doğru beslenmenin hastalığın seyrini değiştirebileceğini belirten Klinedinst, durumu şöyle özetledi:
“Genetik faktörlerin etkisini taşıyan bireylerde dahi, peynir tüketimi gibi basit diyet değişikliklerinin beyni korumada yardımcı olabileceğini gözlemledik. Bu durum, genetiğin kader olmadığını ve yediğimiz gıdaların beynimizin çalışma kapasitesi üzerinde doğrudan bir modülasyon sağladığını gösterdi.”
KALSİYUM VE B12’NİN ÖTESİNDE BİR ETKİ
Uzmanlar, peynirin beyin üzerindeki bu olumlu etkisinin sadece kalsiyum veya B12 vitamini ile açıklanamayacağını, peynirin fermente yapısının ve içerdiği spesifik yağ asitlerinin nöronal sağlığı desteklediğini vurguladı. Özellikle tam yağlı peynirlerde bulunan belirli lipid türlerinin, beyin hücrelerinin zarlarını güçlendirdiği ve sinyal iletimini iyileştirdiği tezi üzerinde duruldu.
Bilim insanları, bu bulguların aşırı tüketime bir davetiye çıkarmaması gerektiği konusunda da uyarıda bulundu.
Dengeli bir diyetin parçası olarak tüketilen peynirin koruyucu olduğu, ancak porsiyon kontrolünün elden bırakılmaması gerektiği raporda yer aldı.