Arabası böyle olanları bekleyen tehlike!
Aracınızdaki kanserojen maddelerin tehlikesini keşfedin. Bu yazıda, otomobilinizdeki zararlı kimyasalları ve bunlardan nasıl korunabileceğinizi öğrenin. Sağlığınızı riske atmamak için gerekli önlemleri alın!
Arabanızda, farkında olmadan kanserojen maddelere maruz kalıyor olabilirsiniz. Günümüzde, otomobil parçalarındaki kimyasallar nedeniyle kansere yakalanma riskinizin arttığına dair bazı araştırmalar yapılmıştır. Bu konuda yapılan bir çalışma, bu tehlikenin ciddiyetini gözler önüne seriyor ve araç sahiplerinin dikkatli olmaları gerektiğini vurguluyor.
Çevre Bilimi ve Teknolojisi dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, 2015 yılından bu yana ABD’nin 30’a yakın eyaletinde üretilen 101 elektrikli, gazlı ve hibrit otomobil modelinde alev geciktirici maddelerin kullanıldığı tespit edilmiştir. Peki, bu alev geciktirici maddeler nedir?
- Alev geciktiriciler: Klor, sinerji, azot, antimon, bromür, bor ve alüminyum gibi kimyasalları içermektedir.
Araç içindeki havanın incelendiği bu araştırmada, yangın anında alevlerin yayılmasını engellemek amacıyla otomobil koltuklarında alev geciktiricilerin bulunduğu belirlenmiştir. Özellikle sıcak havalarda bu kimyasalların daha fazla gaz çıkışı ile bağlantılı olduğu tespit edilmiştir. Bu durum, yaz aylarında alev geciktirici maddelere daha yoğun bir şekilde maruz kaldığımız anlamına gelmektedir.
Uzmanlar, özellikle sıcak hava koşullarında alev geciktiricilerden sızan kimyasalların otomobil kullananlar için ekstra bir risk oluşturduğunu vurgulamaktadır. Bu kimyasallar, kansere, üreme sorunlarına ve nörolojik problemlere yol açabilmektedir. ABD’li bilim insanları, sağlık risklerini minimize etmek amacıyla otomobillerdeki alev geciktirici kullanımını kısıtlayacak düzenlemelerin yapılması gerektiğini belirtmektedir.
Duke Üniversitesi’nden bilim insanı Rebecca Hoehn, “Ortalama bir sürücünün her gün arabada yaklaşık bir saat geçirdiği göz önüne alındığında, bu durum önemli bir halk sağlığı sorunudur” demektedir. Bu kimyasallara maruz kalmak istemeyenler, mümkün olduğunca pencereleri açık tutarak seyahat etmeli ve araçlarını gölgelik alanlarda park etmelidir. Ancak, ne yazık ki bu maddelerden tamamen uzak durmak şu anda mümkün görünmemektedir.