NASA’nın Juno uzay aracı, Jüpiter’in gizemlerini keşfetmek için uzaya fırlatıldı. Jüpiter’in atmosferi, manyetik alanı ve yapısı hakkında çarpıcı veriler sunan bu misyon, gezegenimizi anlamamıza katkı sağlıyor.
NASA’nın Juno uzay aracı, 2016 yılında Jüpiter’in yörüngesine girdiğinden beri, gezegenin ve onun uydularının ilk görüntülerini insanlıkla buluşturmuştu. Ancak, en son gönderilen görüntüler, önceki fotoğraflarla kıyaslandığında gerçekten olağanüstü bir etki yaratıyor. Juno, 23 Ekim’de gezegenin en yakın noktasına ulaştığında elde edilen veriler, Jüpiter’in yüzeyinde meduza benzeri renkler ve rengarenk, göz alıcı lekeler sergiliyor.
İŞTE O GÖRÜNTÜ
NASA’nın JunoCam sayfasında, ham görüntü verilerine erişim sağlanmakta; bu veriler, katılımcılar tarafından işlenerek farklı atmosferik özellikler ön plana çıkarılmakta. Ayrıca, bu süreçte renk iyileştirmeleri yapılmakta, kolajlar oluşturulmakta ve gelişmiş renk yenileme teknikleriyle fotoğraflar daha da çarpıcı hale getirilmektedir.
Katılımcılar tarafından paylaşılan bu son işlenmiş görüntüler, Jüpiter’in büyüleyici atmosferini bir kez daha gözler önüne seriyor. Juno’nun bir sonraki perijove noktası ise 25 Kasım’da gerçekleşecek, bu da heyecan verici yeni verilerin kapılarını aralayacak.
NASA’nın Jüpiter’e gönderdiği Juno uzay aracı, dev gezegenin yapısını anlamaya yönelik önemli keşifler gerçekleştirmektedir. 2016’dan beri yörüngede bulunan Juno, Jüpiter’in atmosferi, manyetik alanı ve çekirdek yapısına dair detayları titizlikle incelemekte. Bu uzay aracı, gezegenin kutuplarındaki güçlü auroraları, atmosfer katmanlarındaki sıcaklık dağılımını ve manyetik alan değişimlerini gözlemleyerek, Jüpiter’in nasıl oluştuğuna dair sorulara yanıt aramaktadır.
